Web Tasarım, Yazılım: Kıvanç Pehlivan

Sizden Gelenler Ayşe Sırt'tan Şiirler

Sizden Gelenler 2018-07-09

Kadın Aktüel sizden gelenler bölümümüze şiirlerini yollayın yayınlansın

 ANLAT BENİ
Bir gün sana sorarlarsa anlat beni
De ki; körkütük âşıktı, deli gibi seviyordu
Gözleri benden başka kimseyi görmüyordu
Gülen gözleri şimdi hüzünle bakıyordu de
Saftı de…
Benim için canından bile vazgeçerdi de
Ben ise oyuncağı elinden alınmış bir çocuk gibi bıraktım
Hiç arkama bile bakmadan gittim 
Sağır oldu kulağım feryatlarına de
Anlat beni; kırdım, üzdüm, paramparça ettim, gitmedi de
Benim için gururunu, onurunu ayaklar altına aldı
Gel desem, yine koşup gelecek
Öyle çok seviyordu de
Ben ise, gidişimle öldürdüm onu de
Üstüne basıp geçtim
Ardıma dönüp, nefes alıyor mu diye bakmadım bile de 
Ben alışıktım sevdalardan gitmeye de
Öldü mü, kaldı mı umurumda değil de
Anlat beni; de ki, benimle ümitleri, hayalleri vardı
Yıktım onları, umut bırakmadım, aldım yaşama sevincini de
Sevgimden gözleri kör olmuştu, gideceğimi hiç hesaba katmadı de
Nefesim dediği nefesini alacağımı hiç aklına getirmedi de
De ki; gözyaşlarını sele döndürdüm, geceleri kâbusu oldum
Yaktım küllerini, rüzgâra savurdum
Yine de unutmadı beni de
Ben ise çoktan unuttum, adını bile hatırlamıyorum de
Benim için bir hevesti, geldi geçti de
Duvardan bir farkım yoktu
Bende kalp değil, taş vardı de
Anlat beni, şimdi yaşayan bir ölü de
Öldürdüm onu, toprağı üstüne ben attım
Yaşayamaz artık de…
                    
                    HANGİ DİLDEN ANLARSIN SEVGİLİ?
Hangi dilden anlarsın sen sevgili?
Kaç lehçe değiştirdim anlatamadım aşkımı
Benim gibi kaç kalbi küle çevirdin, savurdun küllerini?
Kaç yüreği duymadın, hiçe saydın duygularını?
 
Hiç düşündün mü sevgili, verdiğin acıları geri alacağını?
Bir gün birisinin gelip, yaşattıklarını yaşatacağını
Senin de duygularınla oyuncak gibi oynayacağını
Sana git dediğinde gideceğini, gel dediğinde geleceğini
 
Bu işler böyledir, gün gelir devran döner
Pusu kurmuş zaman, kapıda seni bekler
Senin de parlayan yıldızların bir gün söner
Bu sevda da edecek seni bir gün heder
 
Yıkılmaz kaleyim sanma kendini
Aşk gösterir adamın benliğini
Yerlerde süründürür seven yüreğini
Anlarsın o anda çaresizliğini
 
 
UMUT GEMİSİ
Umut gemisi limana geldi
Herkesin umutlarını getirdi
Sordum kaptan; “Başka umut var mı ?“ diye
Başını önüne eğdi “Yok“ dedi
 
“Bir daha baksanız, unutmuşsunuzdur.“ dedim
“Çok üzgünüm, unutmuşum demeyi çok isterdim.”
Başımı önüme eğdim, dünyam kararmış gibiydi
Oturdum bir köşeye, gözlerim uzaklara dalıp gitmişti
 
Bir el dokundu omzuma, irkildim
Kaptandı “Gelmez artık, git.“ dedi, direndim
Soğuk hava etkisini göstermişti, titredim
“Vazgeçmek yok.” dedim kendime, bekleyecektim
 
Günler geçti, umut gemisi…
Bir daha yaklaşmadı limana
Umutlarım kuş olup uçmuştu havaya
Bende şans, talih ne gezer dedim yavaşça
 
Acı yağan yağmurlarla, düştüm yollara
Fark etmeden yürüdüm, vardım çıkmaz sokaklara
Sesimin çıktığı kadar bağırdım; duyanlara, duymayanlara
Acıların seline kapılıp, bıraktım kendimi okyanuslara
 
 
HASRET
Yağıyor yine, hasret yağmurları
Yakıyor yine beni, hüznün damlaları
Hasretin ağlatıyor, gökyüzünde yıldızları
Çok özledim, gel de dindir gözümden yaşları
 
Gözyaşlarım, kocaman bir okyanus oldu
Aşk bahçemdeki çiçeklerim, sararıp soldu
Gönlümde sevgiden, bir deniz doldu
Bu aşk küllenmez, hala yanan bir kordu
 
Hasretin, şiirlerimdeki kelimelerimi tüketti
Çıkmaz sokaklarda, kendimi kaybettirdi
Yüreğimi yakan özlemin, beni yedi bitirdi
Sen insafsızdın zaten, bunu herkes bilirdi
 
Şimdi, arıyorum senin izini
Kırdım gönlümdeki, kilitli zincirimi
Estirdin yine, kafamda sevda yelini
Vereceksin bir gün bana, o sonsuz sevgini
 
 
 
 
 
UMUT
Umut, fakirin ekmeğidir derler
Bazen, öyle bir çöküyor üstüme dertler
Her şey anlaşmış gibi, yıkıyor beni kederler
Seni anlatıyor bazen bilmediğim heceler
 
Küçük bir umut ışığı doğuyor içime
Umut oluyorsun, karanlık gecelerime
Gözlerimi kapatınca, geliyorsun düşlerime
Tarifi zor bir umut veriyorsun hayallerime
 
Gelecek misin bana, yoksa bu bir umut mu?
Bitmez sevdam, yoksa sen beni unuttun mu?
Yürüdüğüm bu hasret yolları bana çok uzun mu?
Sevecek misin beni, yoksa kurduğum boş bir umut mu?
 
Sevda, özlemsiz olmaz diyorlar
Benim yüreğim buna dayanmaz, bilmiyorlar
Bir hançer gibi saplandın yüreğime, çıkartamıyorlar
Sensiz takatim, gücüm tükendi, bilmiyorlar
 
Ne olur, söndürme içimdeki umut güneşimi
Gelemeyecek olsan bile söyleme, kırma ümitlerimi
Bitirme içimdeki yaşama sevinçlerimi
Yaşatma bana, sonu gelemeyen acı hüzünlerimi
 
 
YÜREĞİM SENDE KALDI
Âmâ olsan görürdün
Lâl olsan konuşurdun
Taş olsan erirdin
Anla artık, yüreğim sende kaldı
 
Fırtına olsa eserdi
Yağmur olsa yağardı
Gökyüzü dayanamaz, ağlardı
Canım yanıyor, anla, yüreğim sende kaldı
 
Acıyorum artık kendime
Düştüğüm bu halime
Ağlıyorum artık kaderime 
Bitmez sevdam, yüreğim sende kaldı
 
 
BİR GÜNÜM DAHA BİTTİ
Sensiz bir günüm daha bitti
Ömrümden bir gün daha yitti
Gözlerim uzaklara geleceksin gibi dalıp gitti
Sensiz yüreğim bütün acıların şerbetini içti
 
Dost düşman güler oldu halime
Ben bile zamanla acıyorum kendime
Üzülme artık diyor, aklım kalbime
Söz geçiremiyor ki kalbim sevgime
 
Ben senin yokluğuna alışamadım
Senden kalan anıları bırakamadım
Kafamdaki soruları ben cevaplayamadım
Neden gittin sen ben anlayamadım
 
Seni çok özlüyorum ben 
Çaresizce bekliyorum gelir misin sen
Bize hangi gözler baktı kem 
Gel seni çok seviyorum ben…
 
 
KAR TANELERİ
Bizim oralara kar yağmazdı sevgili
Aldım elime aynayı, gördüm yüzümdeki çizgileri
Bembeyazdı saçlarım, düşmüştü sanki kar taneleri
Senden bana kalan, o aşkın acı izleri
 
Gidişin kar tanelerini serpmişti saçlarıma
Yüzümdeki çizgileri dizmişti anlıma
Örmüştü kader ağlarını, buda benim bahtıma
Acılardan ateş yapıp attın dünyama
 
Gidişinle herkese kapattım kalbimi
Vermedim hiç kimseye kilidimi
Yalnızlığa mahkûm ettim kendimi
Sevmemiştim hiç kimseyi, senin gibi
 
Saçlarımdaki kar taneleri ölümün habercisiydi
Korkmuyorum; sensiz olmaktansa, ölüm hediyeydi
Bir gün “seviyor muydu?” dersen; oku, sevgim cümlelerimdeydi
Seni severek gidiyorum, artık ruhum Azrail’in ellerindeydi
 
 
SAHİ SEN HİÇ SEVDİN Mİ ?
Ben senin gözlerine baktığım an, cenneti gördüm
Ben seninle bütün günahlarına ortak oldum
Uçsuz bucaksız gökyüzünde bir kuş olup uçtum
Sahi sen hiç sevdin mi?
 
Yüreğimden yüreğine bir avuç sevgi gönderdim
Bunu aşka çevirmek için, sende sevgi dilendim
Kalbimde sana ait koca bir dünya yarattım
Sahi sen hiç sevdin mi?
 
Küçücük dünyama adınla, yağmurlar yağdırdım
Umutlarıma seni katıp, fırtınalar estirdim
Şiirlerime konu yapıp, kitaplar bastırdım
Sahi sen hiç sevdin mi?
 
İster çılgın de, istersen deli
Gönlümde esen bu sevda yeli
Gözümden akanlar aşk seli
Sahi sen hiç sevdin mi?
 
 
AYRILIK
Söylediğin acı sözler bir hançerdi
Kalbinden sürgün ettiğin, bir ayrılık mevsimiydi 
Bahçeme ektiğin hüzün çiçeklerim yeşerdi
Beyazımı siyah yaptın, bendeki talih miydi?
 
Koydun aramıza ayrılık rüzgârlarını
Akıttın gece gündüz gözyaşlarımı
Şair olup yazdırdın mısralarımı
Yine anlatamadım, içimdeki esen fırtınalarımı
 
Ben mi tükendim, kelimelerim mi bilmiyorum
Bizim hikâyemiz böyle bitmemeliydi diyorum
Ben artık dayanamayıp bu aşkı siliyorum
Mührü vurup kalbime,  buralardan gidiyorum
 
Bir gün gelecek, belki de hatırlayacaksın
Benim sana olan sevdama, hasret kalacaksın
Yağacak üzerine yağmurlar, hasret selinde boğulacaksın
Ayrılığı iliklerinde hissedecek, damla damla eriyerek yaşayacaksın
 
BİLMİYORLAR
Beni sevemez sanıyorlar
Kalbin yok diyorlar
Gönlüm sende bilmiyorlar
Bir daha kimseyi sevemem, inanmıyorlar
 
İlk aşk son sevda,
Gözlümde açılan bir yara,
Bahtıma yazılan yazı kara,
Unutamam, unutulmaz bilmiyorlar
 
Gel aydınlat hayatımı
Bitirelim korku dolu rüyayı
Uçuruma sürükleme dünyamı
Beni öldürdüğünü bilmiyorlar
 
 
 
SEVME ARKADAŞ
Gözlerdeki o ilk bakışlar var ya
İçinde kelebekler uçuşturur, şiirler yazdırır,  türküler söyletir
Onu görünce kalbin yerinden çıkacak gibi olur
Onun adı aşktır..
 
Zaman geçtikçe, aşk yerini alışkanlığa bırakır
Yavaş yavaş uzaklaşmaya başlar senden
Ararsın telefonunu açmaz, mesaj atarsın cevap vermez
Aşk yavaş yavaş ölüyor, sevme arkadaş
 
İlk heyecanı yaşamak için çabalarsın
Bitmesin diye adeta yalvarırsın
Onsuz bir dünyayı hayal dahi edemezsin
Ruhunu ona teslim etmişsin ama gidiyor, sevme arkadaş
 
Bir gün diyecek sana, uyan bitti bu rüya
İnanmak zor gelecek, yıkılacak başına dünya
Nefes alamayacaksın, gözyaşların sel olacak
Çaresizliğin seni sana unutturacak, sevme arkadaş
 
Unuturum diye geceler boyu içeceksin
Anılar sana onu bir an unutturmayacak
Hayali bir an gözünün önünden gitmeyecek
Acıların deryasında yüzeceksin, sevme arkadaş…
 
Bekleyeceksin günlerce, aylarca dönmeyecek
Onun hasreti seni yakıp kavuracak
Sende kalan aşkın izleri seni yok edecek
Zaman unutturmayacak onu sana, yokluğuna alıştıracak sevme arkadaş…
 
 
 
FETHİYE’M
Dağlarıyla, kekik kokan ormanlarıyla
Uçsuz bucaksız, masmavi deniziyle
Cenneti andıran Ölüdeniz’iyle
Özeldir güzelliğiyle Fethiye’m
 
Kuşbakışı Aşıklar Tepesi’yle
Huzur veren koylarıyla
Muhteşem sahilleriyle
Bir başka güzeldir Fethiye’m
 
Ünlüdür plajlarıyla, doğa harikası Yakapark’ıyla
Merak uyandıran Saklıkent’iyle 
Dünyanın dört bir yandan gelen misafirleriyle
Rengârenk olur benim güzel Fethiye’m
 
Macera severler için Babadağ’ıyla
Eşsiz bir güzelliktir Kelebekler Vadisi’yle
Tarihten kalan antik kentleriyle
Bir başka güzeldir canım Fethiye’m
 
Gecenin güzelliğine güzellik katan, yakamoz ışıklarıyla
Misafirlerin severek yürüdüğü kordon boyuyla
Çalış plajında her an karşınıza çıkabilecek Caretta kaplumbağalarıyla
Rüyalar şehridir benim güzel Fethiye’m