Web Tasarım, Yazılım: Kıvanç Pehlivan

ENGELLİ ÇOCUKLARIMIZIN EĞİTİME ERİŞİMİ İÇİN TÜM TEDBİRLER ALINMALIDIR.

Gündem 2020-12-03

Okul öncesi eğitimin üç yaştan itibaren zorunlu olmasını hedefliyoruz.

Bugün 3 Aralık Dünya Engelliler Günü.

Eğitim hakkı tüm bireylerin hiçbir ayrım gözetilmeksizin sahip olduğu, ulusal ve uluslararası yasal düzenlemelerle garanti altına alınmış temel bir haktır. Anayasamızın 42. maddesinde, devlet, özel eğitime ihtiyacı olanları topluma yararlı kılacak tüm tedbirleri almak ile görevlendirilmiştir.

Ancak ülkemizde çocuklarımızın eğitime engelsiz erişimi için gerekli mevzuat alt yapısı oluşturulmuş ve iyiniyetli çalışmalar yürütülmekte ise de bu konuda etkili adımlar atılamamış ve engeli olan çocukların eğitim hakları konusunda yapılan çalışmalar ve uygulamalar istenen düzeye gelememiştir. Bunun temel sebebi engellilere yönelik hak temelli ve veriye dayalı politikaların oluşturulmamış olmasıdır.

Anayasanın 10. Maddesi gereği “olumlu ve eşitleyici adil bir politika için” önce hak temelli bir yaklaşım sonrasında da bu yaklaşımın uygulaması için yeterli ayrıntıda verinin sunulması gerekmektedir. Teknolojinin sunduğu imkanlardan yararlanmak suretiyle “engellilere ilişkin güncel verileri” derlemek ve güncel tutmak için gerekli çalışmalar yapılmalıdır. Bu çalışmalar engelli bireylerin eğitime erişimi için de önemli bir veri sağlayacağı gibi, bu alanda oluşturulacak politikalar için de yol gösterici olacaktır.

Okul öncesi eğitimin üç yaştan itibaren zorunlu olmasını hedefliyoruz.

Engeli olan çocukların özel eğitim, destek eğitimi, rehabilitasyon ve evde bakım hizmetlerinden yararlanmalarında tıbbi ve eğitsel tanılama süreçleri, kilit rol oynamaktadır. Engeli olan çocukların eğitimine ilişkin en önemli süreç tanılama sürecidir. Bu süreç çocukların eğitim süreci için de belirleyici olmaktadır. Zorunlu eğitime kadar çocukların gelişimine dair ailelerin farkındalığının olmaması, tanılama sürecinde görev yapan uzmanların çocukların evinde konuşulan anadil konusunda bilgilerinin olmaması gibi temel sorunlar tanılama sürecini olumsuz etkilemektedir.

Engeli olan çocukların eğitim ortamı ile ilk tanışması genellikle zorunlu eğitimin başladığı 1.sınıfta olduğu için, çok erken yaşta müdahale başlayabilecekken gecikilmekte ve kaybedilen süre çocuğun gelişimine olumsuz olarak yansımakta ve ilkokul kademesi ve sınıf öğretmenleri engellerin tespitinde kritik rol oynamaktadır.

Özel eğitim ihtiyacı olan öğrencilerin gelişiminde özellikle erken yaşta verilecek eğitim ile nörogelişimsel çeşitlilik sağlanabilmektedir. Bu nedenle biz engelli çocuklarımızın erken tespiti ve eğitim hayatına mümkün olan en erken dönemde başlayabilmeleri için okul öncesi eğitimin 3 yaştan itibaren zorunlu olmasını hedefliyoruz.

“Engelsiz Eğitim” her bireyin Anayasal hakkıdır.

Ülkemizde 2019-2020 Eğitim Öğretim Yılında faaliyet gösteren 2666 Özel Eğitim ve Rehabilitasyon merkezi, 110 özel eğitim ana okulu, 175 Özel eğitim meslek okulu, 400 Destek eğitim odası, 220 özel eğitim uygulama okulu bulunuyor. Bu okullarda eğitim gören yaklaşık 500 bin öğrenci var. Yine MEB tarafından açıklanan verilere göre yaklaşık 300 bin engelli öğrenci kaynaştırma eğitimine devam etmektedir. Ancak ülkemizde veri çalışmaları güncel olmamakla birlikte yaklaşık 3 milyon engelli çocuğun olduğu tahmin edilmektedir. Bu rakam da eğitime devam eden engelli öğrenci sayısının yaklaşık 800 bin olduğu tahmininden yola çıkarak, engelli çocuklarımızın da eğitime erişimde fırsat eşitliğine sahip olmadığını ortaya koymaktadır.

Oysa eğitime erişim her çocuğumuzun olduğu gibi, engelli çocuklarımızın da Anayasal hakkıdır. Bu amaçla öncelikli olarak teknolojinin sunduğu imkanlardan yararlanarak engelli bireylere dair veri çalışmalarını ivedilikle gerçekleştirecek, elde edilen veriler doğrultusunda bölgesel ihtiyaç haritalamalarıyla okul öncesi eğitim kurumlarını hizmete sokacağız. Bu çalışmada özel eğitime ihtiyacı olmayan ortopedik engelli bireylerde kaynaştırıcı eğitim esas alınacak olup, kaynaştırıcı eğitim okullarında mimari erişilebilirliği de sağlayacağız. Derslik, spor salonu, laboratuvar ve okul bahçesi gibi ortak kullanım alanlarında her çocuğumuz aynı derecede kendini özgür hissedecek.

Görme engelli bireylerin eğitim materyallerine ulaşmasının önünü açıp, gerek basılı kitap gerekse sesli kütüphaneler ile eşit şekilde her kaynağa ulaşmalarını temin edeceğiz ve bunlar için her hangi bir ücret ödemek zorunda kalmadan teknolojik her türlü yeniliğe sahip olacaklar.

İşitme engelli bireyler için işaret dili kullanımını her kurumda olduğu gibi okullarda da yaygın hale getirecek, her türlü teknik ve teknolojik desteği ücretsiz olarak sağlayacağız.

Özel bireylerin eğitiminde sanat ve sporun öneminin farkındayız. Sadece hobi amaçlı değil, eğitimin her evresinde sanat ve sporun eğitici gücünü etkin bir şekilde kullanacağız.

Eğitimin Her Aşamasında Yaşanan Sorunlara da DEVA Olacağız

Örgün eğitimde yaşanan temel sorunların başında bireysel ve grup eğitim saatlerinin yetersizliği gelmektedir. Ayda 12 saat destek eğitimi dünya ortalaması olan 20 saatin altındadır. Bu sorunun çözümü için eğitim teknolojilerinin özel eğitimde daha etkin ve verimli kullanılması, bu alanda yaşanan yetişmiş eleman ihtiyacının karşılanması amacıyla engelli pedagojisine ilişkin eğitici eğitimlerinin gerçekleştirilmesi, özel eğitim müfredat ve içerikleri ile materyallerinin de özel eğitime uygun olarak geliştirilmesi, eğitim ortamlarının engelli erişimine uygun olarak tasarlanması sağlanacaktır.

Yüksek öğretimde üniversite yerleşkesine ulaşım, üniversitenin eğitim ve sosyal ortamlarında yaşanan erişim sorunları gibi engelli gençlerimizin eğitim hayatlarındaki problemlerinin çözümü için de “Engelsiz Kampüs” uygulamalarını yürürlüğe sokacağız.

Söz veriyoruz; kapsayıcı eğitim politikalarımızla ve engelli eğitimine ayrılacak kaynaklarla tüm çocuklarımızın eğitime erişimini garanti altına alacak, alan uzmanlarının engelli pedagojisi konusunda yeterliliklerini geliştiren eğiticilerin eğitimi programlarını uygulamaya sokacak, engelli eğitimine uygun müfredat ve eğitim materyallerini geliştirecek, eğitim teknolojilerinin de etkin kullanımıyla engelli bireylerin temel ihtiyacı olan bireyselleştirilmiş eğitim ve grup eğitim saatlerini dünya ortalamasına uygun şekilde tasarlayacak, aile, okul, engelli hakları konusunda çalışan stk’lar, iş dünyası kuruluşları, yerel ve merkezi özel ve kamu kurumları için işbirliği ortamını sağlayarak tüm engelleri birlikte aşacağız.