Web Tasarım, Yazılım: Kıvanç Pehlivan

Ege’ye, toprağa dönen beyaz yaka bir çiftçi Aslı Aksoy

Röportajlar 2020-03-11

Her gün toprağa dokundukça şaşkına dönen, eken, ektiğini emekle büyüten, büyüttüğünden ekmek yiyen bir çiftçi…

Kadın Aktüel Haber Dergimiz ve internet sitemiz için ziyaretine gittiğimiz Aslı Aksoy2un samimi ve cana yakın karşılamasıyla içimiz ısındı. Tarlada kadınlarla çalışırken doğuştan çiftçi duruşuyla onun bir zamanlar beyaz yakalı bir iş insanı olduğunu tahmin edemezdiniz. Taze topladığı kuşkonmazları kargoya yetişmek üzere bir taraftan paketle yaparken bir taraftan sohbetimizi gerçekleştirdik.

Kendini o kadar iyi ifade eden bir anlatımı var ki o yüzden Aslı Aksoy’un hikayesini kendi cümleleriyle sizlerle paylaşıyoruz

EKMEK, EMEK, YEMEK

Yaş 35 idi! Yolun, çizilen değil seçilen olduğunu anladığım zamanlar... Ömrün yarısı mıdır bilemiyorum ama o zamana kadar olan kısmın hızla geçmesinden dehşete kapıldığımı; daha çok hayal kurup daha fazla özlem duyduğumu çok iyi hatırlıyorum. İzmir’deki mutlu çocukluğumu, ODTÜ’teki öğrenciliğimi, İstanbul’daki çok yıllık profesyonel iş ve hayat tecrübemi bir cebime; hayallerimi ve iyi yemek tutkumu diğerine koydum…

Şimdi evine, Ege’ye, toprağa dönen beyaz yaka bir çiftçiyim. Her gün toprağa dokundukça şaşkına dönen, eken, ektiğini emekle büyüten, büyüttüğünden ekmek yiyen bir çiftçi…

HİKAYEM

Bugün 40 dönüme ulaşan Elibelinde Kuşkonmaz tarlalarımızı, Muğla’nın Yeşilçam Köyü'nde komşularım olan 7 kadınla birlikte 2015’ten bu yana işliyoruz. Bu süreçte ahırdan dönüştürdüğümüz damı tüm izinleri tamamlanmış bir paketleme tesisi yaptık. Tarım Bakanlığı’ndan İyi Tarım Uygulamaları Sertifikamızı aldık, ilaç ve kimyasal gübre kullanımını tamamen reddedip Organik Tarım'a geçiş sürecimizi başlattık.

Üretmek bağımlılık yapan enfes bir doyum, sizlerle paylaşmak heyecanımızı katlayarak çoğaltan en büyük keyif!

Bir gün bir kuşkonmaz yedim ve o gün, hayatım değişmedi elbet…

En başından anlatmaya başlayacağım

Evet, o gün tabağımdaki kuşkonmazların görüntüsü ve lezzetine, yanındaki enfes ızgara et ile birlikte uyumuna bayıldım! Aslında ilk görüşte aşk sayılmaz bizimki… Ege’de biz, kuşkonmazın yabanisini biliriz. Baharda kısa bir süre pazar tezgâhlarında tilkişen, tilki kuyruğu, sarmaşık gibi farklı isimlerle görünür. Otu ve yeşilliği bilen, bol tüketen Egeliler için tilkişen faydalıdır, dahası pek lezizdir. Hele üzerine şöyle iki yumurta çaktın mı…

Oysa o tabaktaki kuşkonmazlar daha başkaydı! Dolgun, sulu, nasıl desem…

Tek başına mükemmel!

Türkiye’ye döndüğümde yabani kuşkonmazın kültüre alınmış bu çeşitlerini araştırmaya başladım. Üretimi meşakkatli deniyor, sen ne etcen kuşkonmazı ceviz yap diyenler çıkıyor, anavatanı Anadolu coğrafyası olmasına karşın mutfağımızda yeri yok, nerde yetişir, nasıl pişirmeli… Kimse pek bilmiyor. Literatür yok, bilgi yok.

Ben üzerine mba’li falan işletme okumuşum, ne anlarım ziraattan… Bir yandan araştırıyorum, Hollanda ve İspanya’daki üreticilerden bilgi almaya çalışıyorum, çokça okuyup internette Asparagus’un izini sürüyorum, Türkiye’de kuşkonmazın en büyük üreticisi Nomad Tarım’ın Eskişehir Sarıcakaya’daki tarlalarında çalışıyorum, en çok da orada öğreniyorum; diğer yandan kendime tarla arıyorum, toprak analizleri yaptırıyorum. Bergama’dan, Torbalı’ya; Aydın’dan Dalaman’a tüm Ege’yi geziyorum. Her yer bereketli topraklar, tarım arazisi! Toprağı işleyen yok ama çok yıllık kiralamaya gelince, bana tarla yok…

Yoklardan Var Etmenin tadı pek başka!

O zamandan bugüne 2 yıldan fazla zaman geçmiş… Ben o gün bir yolculuğa çıktım,  her anından büyük zevk aldığım… İlk olarak Muğla Ortaca’da kendi de ismi gibi güzel, Güzelyurt Köyünde, Dalaman çayının hemen yanında, benim gördüğüm toprağı en iyi bilen, toprağa aşık adam Hasan Abi ile 2,5 dönüm arazide deneme üretimi yaptık. Ben toprakla, işte o zaman tanıştım! İlk kez avuçlarımın içi patladı;  ilk gelen sürgünün toprağı çatlattığını gördüğümde hayatın mucizesine tanıklığım, aklımı başımdan aldı! Bizim toprak ve iklim, kuşkonmazı seviyor mu, bir sene boyunca deneme tarlamızda çalıştık, her anını gözlemledik. İlk hasadımızda, bizi başından beri destekleyen ailemizde öyle bir sevinç oldu ki, en şenlikli hasat festivallerini gölgede bırakır.

Önce 24, sonra ilave araziler derken bugün 40 dönüme ulaşan Elibelinde tarlalarını, Muğla’nın Yeşilçam Köyündeki komşularımla, tüm köyün kadınları ile birlikte 2015’ten bu yana işliyoruz. Bu süreçte ahırdan dönüştürdüğümüz damı; içinde soğuk odası bulunan bir paketleme tesisi yaptık.

2018’de, gıda güvenliğine uygun; çevre, hayvan ve insan sağlığını gözeterek sürdürülebilir üretim yaptığımızı onaylayan Tarım Bakanlığı’ndan İyi Tarım Uygulamaları Sertifikamızı aldık. İlaç ve kimyasal gübre kullanımını tamamen reddedip 2019 da Organik Tarım’a geçiş sürecimizi başlattık.

Mevsiminde topladığımız tazecik kuşkonmazımızın bir de turşusunu kurduk. Doğal fermantasyon ile katkısız koruyucusuz kütür kütür, enfes bir lezzet oldu.  İnce, lokmalık ve jumbo çeşitleri ile www.kuskonmazvadisi.com üzerinden turşularımızı sizlerle buluşturuyoruz.

Bu arada, yine kuşkonmaz sayesinde, yeni bir aydınlanma anı daha yaşadım ve Sade Yağımız – saf inek sütü yağını- sizlerle buluşturmaya karar verdik. Bir de tereyağını Kastamonu Taşköprü Sarımsağı ile birlikte saflaştırıp sarımsağın yakıştığı her yemeğe daha fazla ve derin bir lezzet katalım dedik:) Durmadık, sade yağın taze biberiye ve kekiklisini yaptık, ardından zerdeçallısı da geldi. Sade yağ koleksiyonumuza daha yepyeni çeşitler eklemeye devam ediyoruz. Sadeyağlarımızı yeni markası Art’n Bread (www.artnbread.com.tr) ile www.tazedirekt.com üzerinden sizlerin beğenisine sunuyoruz.

 

Üretmek bağımlılık yapan enfes bir doyum, sizlerle paylaşmak ise heyecanımızı katlayarak çoğaltan en büyük keyif!

 

Aslı Aksoy

Kuşkonmaz tarifleri için tıklayınız

Kuşkonmaz satın almak için tıklayınız

Ulaşın